Düşünür Ya İnsan Sonuçta
İnsan Gerçekten Düşünür Mü?
|
37% İndirimli 74.97 TL
Yazar |
Tarık Yılmaz |
Piyasa Fiyatı |
119.00 TL |
Satış Fiyatı |
74.97 TL |
ISBN / Yayınevi |
9786257561747 Tilki Kitap |
Kitap Türü |
Roman |
Kitap Bilgisi |
Dili Türkçe, 130 Sayfa, Genel Seri 2099, 135 X 195 mm, Basım Yılı 2021 |
İç Sayfa Kağıt Türü |
2.Hamur, Siyah Beyaz, 60 gr, Font Minion Pro 10-11 Punto |
Kapak Cilt |
Renkli, Kuşe, 250 gr, Amerikan Cilt, Mat Selefon |
Editör |
İbrahim Çakar |
Son Okuma |
Buse Konuk |
Mizanpaj |
Semih Öçal |
Kapak Tasarım |
Semih Öçal |
|
Bu ürünü kredi kartı veya EFT/havale yöntemiyle 74.97 TL'ye satın alarak, kendiniz veya başkası adına sipariş verebilirsiniz. Mesai günleri içerisinde saat 12:00'a kadar verilen siparişler aynı gün kargoya teslim edilir.
|
Mükemmele yakın bir aciz olduğumu düşünmeden edemiyorum.
İnsan düşünür mü yoksa düşündüğünü düşünerek anlam bulmaya mı çalışır? Kendini, zihninin çıkardığı yolculukta savrulurken bulur. Bazen kuş olup uçarak bu dünyadan uzaklaşmak, bazen ise bu döngünün bir parçası olarak sonsuza dek yaşamak ister. Zihninin en zinde ve güçlü arkadaşı olduğunu düşünürken aynı zamanda en zayıf ve aciz arkadaşı olmasına şaşırır. İçinde sonsuz tezatlık barındıran zihninin çıkardığı yolculukta kendini hiç tahmin edemeyeceği bir yerde bulur... Zihnin dehlizlerinde dolaşabileceğiniz dar geçitlerden geçerken neden bunaldığınızı anlamanıza vesile olacak ve hislerinizin varoluşunuzdan süregelen etkilerini anlamanıza yardımcı olacak bir eserdir. Acaba neden varız ve olduğumuz süre zarfında bu döngünün bir parçası olabilecek miyiz?
Kitaba ait indirmeler bulunmuyor
Yazara ait başka kitap eklenmemiş
Sokak kültürünün, esnaflığın, sabahları gün doğmadan açılan dükkanların, birbirine hayırlı işler diyip gülümsemeden hareket etmeyen insanların, çağın hastalığının aksine güne gülümseyerek başlayanların, insanın insana hoş sohbet için ihtiyaç duyduğunu düşününlerin arasında, çivi çakarak, vida sökerek büyüdüğüm bir çocukluk geçirdim. Düşüp kalkmaktan, sevdiğim sokak hayvanlarının beni ısırmasından, sıcak suyun ve sobanın tenimi yakmasından, ailemin oğlum yapma bak diyişinden çekinmeden ve korkmadan geçen çocukluğuma kaygısızca yaşadığımı zannettiğim ama kaygılarımın arttığı bir ergenlik geçirdim. Tam da delice yaşadığımı bütün korkularımı yendiğimi düşündüğüm bu delice geçirdiğim dönemlerde aslında korkularımın yer değiştirdiğini fark ettim. Artık karanlık korkum yoktu belki ama sevdiklerimin bu dünyadan gidecek olmasını düşünmek bile tüylerimi ürpertmeye yetiyordu. Zaman geçtikçe etrafımdakilerin, kurulan diyalogların, insanların birbirine bakışlarının, toplumun, değer yargılarının hızlıca değişimine tanık oldum. Bu hızla değişen dünyada annemin kucağındayken bile derin düşünerek aradığım anlamı hala aramaya, bulamasam dahi bıkmadan usanmadan aramaya devam ediyorum. Bu kadar düşünme diyenlere ise "Düşünmeden edemiyorum." demeden edemiyorum.