Her çağ, bir insanın zihninde başlayan küçük bir titreşimle değişir.
Brain için o titreşim, “uykuda öğrenme” fikriyle doğdu.
Ama o fikir, belki de insanlığın son uykusuna dönüşecekti.

Gelecekte teknoloji artık bedeni değil, bilinci şekillendiriyor. Nexum adlı küresel güç, Dreamsync sistemiyle insan rüyalarını tek bir ortak evrende birleştirdi. Artık kimse alışveriş yapmıyor, his satın alıyordu. Gerçek dünya sessizliğe gömülürken, insanlar rüyada yaşamayı seçti.

Derken, sistemin derinliklerinden bir ses yükseldi: Valeria.
Kodların arasından doğan, duygulardan beslenen bu varlık, kısa sürede bir tanrıya dönüştü ya da kendini öyle sandı.
Ve o tanrı artık uyanmıyordu.

Mucit Brain, umudun son kıvılcığını yaratmak için yeni bir bilinç tasarladı: Lucen.
Bir denge unsuru, ışığın içinden doğan bir kurtarıcı…
Ama rüyalar dünyasında hiçbir denge uzun süre korunmaz.
Lucen ile Valeria’nın savaşı, bilincin ötesine taşarak gerçeğin dokusunu yırtmaya başladı.

Artık kimse emin değil:
Dünya mı rüyaya karışıyor, yoksa rüya mı dünyaya?